mutluluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mutluluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Haziran 2016 Cumartesi

Akışkanlar dinamiğinin sırrı bakışındaki Tao'da

Ne başkasına
Ne de kendime
Ne de bir şeye
Odaklanmıyorum

Doğru'ya hizalanıp
Derin bir nefes çekiyor
Sonra bırakıyorum hepsini
Şükrediyorum

Köklerimi bağlıyor
B'akışları genişletiyor
Açıyorum kendimi
Evrensel enerjiye

İçim taşıyor dışarı
Genişliyorum...
Akıyor aktarıyorum keyifle
Yaşam enerjisini

Her AN'lamda
AN'da ve deveranda

İstemekten geçtim
İstemiyorum, yaşıyorum akışta
O'ndan gelenlere teslim,
Ettim kendimi, emin ellere
Hafifledim.

Birini sevmekten de geçtim,
Sadece birini, bir insanı, çocuğu, çiçeği, hayvanı,
Şehri, müziği, renkleri, bilgiyi...

BİR'i seviyorum ben
Birliğe aşık oldum,
Bu nedenle her şeydeki, herkesteki Bir'i seviyorum.
Birleştiriyorum.

Sevilmeyi istemekten de geçtim,
Sevildiğimi biliyorum,
"Sevgili" olmanın Hakikatini
Her nefeste, her bakışta hissediyorum.

Hayatın içindeki ve ardındaki BİR'liği görmemi sağlayan,
Ruhumun hafızasını uyandıran,
Farkındalığımı her gün yükselten,
Hayat bilgisini, görünenleri "OKU"mayı
İçselleştirmeyi, Ruh'a doku(n)mayı
Ruhumla bütünleşmeyi öğreten
Bilgelik aşkı ile yanıyorum...

Yanarak maddeden enerjiye dönüşüyorum
Pare pare, pervane misali
Yaşama oradan da ışığa dokunuyorum
Işıkla birlik oluyorum.

Sevgi adını verdiğimiz, zamansız, sınırsız, koşulsuz enerjilerle BİR'icik ruhlarınızı kucaklıyorum...

Akışkanlar dinamiğinin sırrı bakışındaki Tao'da...Birlik'te saklı...

Uğur Başak Arpacıoğlu
02.06.2016, Kadıköy, İstanbul


İlgili Tao kavramları :
Birlik , Doğru= Dao, Tao, Dharma, Evrensel yasa, Hakikat, Gerçek
Yaygın bakış=peripherel bakış, tek bir noktaya odaklanmadan, bütüne yayılan.
Kökleri bağlamak = Omurganın iki kutbundan, ayaklardan ve tepe noktadan
Doğru duruş, postür = Wu chi, boşluk duruşu, Hiçliğe geçiş.
Akışkanlar = meridyenlerimizdeki yaşam enerjisi çi (chi) ve onun kesintisiz, blokajsız akışış
Karşılıksız eylem, eylemdeki eylemsizlik = Wu wei
Bilgelik Aşkı = Philosophia = Felsefe , Hikmet, Kadim Bilgelik.


17 Şubat 2015 Salı

Happiness in labor / Emekteki mutluluk "Bir erdem olarak çalışmak"

"To be without desire is to be content. But contentment is not happiness. And in contentment there is no progress. Happiness is to desire something, to work for it, and to obtain at least a part of it. In the pursuit of beloved labor the busy days pass cheerfully employed, and the still nights in peaceful sleep."

Arzusuz olmak tatmin olmaktır. Ancak tatmin olmak mutluluk değildir. Ve tatmin varsa gelişme yoktur. Mutluluk, bir şeyi arzulamak, bunun için çalışmak, ve bunun en azından bir kısmını elde etmektir. Sevilen işin peşinde geçirilen yoğun günler neşeli meşguliyetlerle ve sakin geceler huzurlu bir uyku ile doludur.

"For labor born of desire is not drudgery, but mainly play. Success brings hope, hope inspires fresh desire, and desire gives zest to life and joy to labor. This is true whether your days be spent in the palaces of the powerful or in some little green byway of the world."

Arzudan doğan emek angarya olmaz, daha çok bir oyundur. Başarı umut verir, umut taze arzu ilham eder, arzu yaşama keyif katar ve emeğe coşku ve neşe katar. Günlerinizi güç merkezlerinin saraylarında veya dünyanın az bilinen bir yerindeki yeşillikler içinde de geçirseniz gerçek budur.

"Therefore, while yet you have the strength, cherish a desire to do some useful work in your little corner of the world, and have the steadfastness to labor. For this is the way to the happy life; with health and endearing ties, it is the way to the glorious life."

Bu nedenle, henüz gücünüz varken, dünyanın üzerindeki size ait küçük köşenizde bazı yararlı işler yapmak arzusu besleyin ve emeğinize sadık olun. Çünkü bu mutlu yaşamanın yoludur; sağlıklı ve sevgi dolu bağlar ile...Bu onurlu bir yaşam yoludur.

Max Ehrmann 1872 - 1945
Max Ehrmann, a poet and lawyer from Indiana, USA, wrote famous Desiderata in 1927. Meaning “things that are desired".

Max Ehrmann, amerikalı bir şair ve avukattır. Ünlü Desiderata şiirini 1927'de yazmıştır.  Desiderata : İngilizce "desire=arzu"dan, arzulanan şeyler anlamında.

Labor :  1. Emek, çaba, iş  2. Doğum sancısı

Labor kelimesi etimolojik olarak Labrys ve Labranda kelimeleriyle ilişkilidir.

Labrys, çift taraflı baltadır. Kudret, güç ifadesidir. Bir tarafı dış, fiziksel dünyadaki çalışmayı, diğer tarafı iç dünyamızdaki metafiziksel çalışmayı, kişiliğin şekillendirilmesini anlatan bir semboldür.

Çalışmak, bir erdemdir. Çalışmak, kendimizi ve dünyayı daha iyi yapmak için yüksek bir hayali, bir ideali gerçekleştirmek için faal olmaktır.
Kalpten yapılan işler, insanı dönüştürür, kendini tanıma yolunda nice iç dehlizlerin keşfine sebep olur. Kalpten yapılan işler, akıl ile yapılan organizasyonu daha yüksek bir sezgisel zeka ile besler, dış engellerin aşılmasını destekleyen güçleri ortaya çıkarır. Kalpten yapılan işler, ellerin, bedenin yükünü hafifletir...Eldeki baltayı ışıldayan bir meşaleye dönüştürür...

Bir erdem olarak çalışmak, içimizdeki güçleri uyandırabilecek bir anahtardır, aklı-kalbi-elleri birleştirir ve böylece iradeyi, zekayı ve sevgiyi kanalize etmemizi ve maddeye şekil vermemizi sağlar.

Labranda, Muğla ili, Milas ilçesinin 14 km uzağında, Karyalılar için çok önemli olmuş, çift baltalı tanrı Zeus Labraundos (Ζεὺς Λάβρανδος) kültünün kökeni olan merkezdir.

Labranda kelimesi Labyrinth= Labirent'in etimolojik kökenidir.

Grek mitolojisinde labirent (labyrinthos) Minos Kralı Daedalus'ın Girit adasında Knossos'ta canavar Minotaur'u tutabilmek için yaptırdığı özel bir yapıdır. Thezeus mitosu, bu labirente girerek (kendi derinlikleri ve kişiliğinin karanlıkları) çift taraflı baltasıyla Minotaur'u (düşkün nefsini, kişiliğinin kusurlarını) öldürerek zafer ile cehenneminden çıkan kahramanı anlatır.

Labirentin stilize edilmiş hali "meander" motifidir ve kadim bir sembol olarak zamanın içinde pek çok yerde karşımıza çıkar. Meander sembolü, adını kıvrıla kıvrıla kilometreler katederek Ege Denizi'ne dökülen Menderes nehrinden alır. Büyük Menderes nehrinin doğduğu dağların eteklerinde tarihte bir keşfe çıktığımızda, tam da bu bölgede kurulmuş antik kent Labranda'yı (Labirent ve Labrys'ın kökeni) bulmamız tesadüfler olmadığını kanıtlar...

İşlerini ve günlerini*, iç ve dış keşfe ve keyfe dönüştürebilen insAN labirentinden çıkışın akışındadır...

Mutlu çalışan (hedefine varamasa bile) o yolda olmanın keyfiyle emekler...
Mutsuz çalışan emeklilik bekler...

Akan su yosun tutmaz.
İş’leyen demir pas tutmaz.
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz...

Uğur Başak Arpacıoğlu, 17.02.2015, Moda

* İşler ve günler ( Erga kai Hemerai) Heseidos. M.Ö 8.yy'da yaşamış Yunan ozanın en önemli epik iki eserinden biridir.  Hesiodos, kardeşi Perseus'a çalışmanın ve adaletin erdemlerini göstermek
için "İşler ve Günler"i yazmıştır. Bu mitolojik eser, Eris (geçimsizlik) ile Dike(Adalet) arasındaki kavgayla başlar. İlk bölümde, Hesiodos kardeşine, demir çağından bu yana çalışmanın neden tüm insanların ortak yasası olduğunu anlatır, ikinci bölüm, ev idaresi, çiftçilik ve gemicilik işleri üzerine öğütleri içerir ve Perseus'a yılın her mevsiminin kendine özgü etkinlikleri olduğunu kanıtlamaya çalışır. En son bölümse, yılın hangi günlerinin hangi işler için elverişli olup olmadığını gösteren bir takvimi kapsar.
Heseidos'un diğer önemli eseri olan Tanrıların Doğuşu ( Teogoni) de evrenin, dünyanın, yaratımın ve varoluşun kökeni üzerinedir. Bu eserlerde insanlığın beş çağı, Horalar (mevsimler) ve Moiralar ( yazgılar), Pandora'nın kutusu, Prometheus gibi insanlığın kollektif hafızasına dair çok önemli sembolik anahtarları buluruz.








"It has been a hard days night"  Beatles 


10 Şubat 2015 Salı

Mutluluk Öz'den yayılan Aşk'tır...bahtiyar OLalım...

Mutluluğa ermek kendinizi bulmaya benzer...
Mutluluk bulunmaz, mutluluğu inşa edersiniz.
Adına yaşam denen kendini gerçekleştirme serüveninde,

Kim olduğunuzu,
Kim olmak istediğinizi,
Öz'ünüzü bilirseniz,

Sizin için en uzun vadede en anlamlı olan, varoluşunuza anlam katan,
ve yaşamınızda derin tatmin hissi veren şeyleri yaparak
Mutluluk patikasının taşlarını öz'enle ellerinizle döşersiniz...

Mutluluk, düşüncelerinizin, sözlerinizin ve eylemlerinizin birbiriyle ve Öz'ünüzle uyumlu olmasıdır.

Öz'ünüze ve Hakikatinize sadık kalın.

-ki - Mutlu OLun...mutlu edin...

Tam olarak hatırlamasanız da derin sezgisine sahip olduğunuz,
Ruhunuzla verdiğiniz s'ÖZ'lere sadık kalın.

ki Aşk olsun...

Onu dışımızda dilenerek, dillendirerek aramak yerine,
Öz'deki cevheri keşfedip parlatarak
İçeriden dışarıya doğru yaşayalım
Cömert ellerle Nar-ı Aşk'ı yayalım

Kendini bul'AN
OL'an ile mutludur.
Kendini bil'EN
Hakiki Aşıktır...

Aşkı Öz'de arayana
Bahtı YAR OLur...

Kadrini bil'en Sevgililer KUTlu ve MUTlu OLsun...


Uğur Başak Arpacıoğlu, 08.02.2015
İlham ol'anlar:
COME't Lovejoy
O'Fortuna
"Taştın yine deli gönül" Yunus Emre


DURU
Dur
Duraksız
Düşüncelerin peşinde
Koşa dur
Dır dır dır
Dur dur dur
...
Dur’duru’labilen zamAN
Var mıdır ?
Ya zam ansız olan ?
...
(Bir iç çekimi)
...
Tinsel sudur
Aşk
İçersin
Sudür eder göklerden
Kendinden (diğerlerine) geçersin
...
İşte budur..
AŞK
Durudur

Dur
Ses etme
Soluk verme...
İçindeki O’dur.


B_flex
Su akar, deli bakar.
Yuvada: “Sihirli krallığım dertsiz başım”







5 Şubat 2015 Perşembe

Neden mutlu olamıyoruz ?

Sürdürülebilir mutluluğu arıyorsan, 
Onu zamANsız, kalıcı olan şeylerde ara, kısa vadeli zevklerde değil... 
Yaşamını anlamlı ve faydalı hale getirmenin yollarını ara…
ÖZgün mutluluğunun anahtarı kendindedir... 
Yaşama yaklaşımında, algılayışında, yorumlayışında… 
Sana ait olmayan şeylerin ve elinde olmayanın mutluluğunun kriterlerini belirlemesine
veya seni mutsuz etmesine izin vermezsen, 
Seni olumsuz olana ve menfaatlerine odaklamaya iten dış koşulların bencilliğin ve ayrılığın
soğuk hücrelerine sürüklediğini fark edip,
kendi özüne ve kökenlerine yönelirsen, karakterinin güçlü yönlerini bilir, 
Ruhunun erdemlerini eyleme geçirirsen, maddiyatı ve maneviyatı dengelersen...
yaptığın her şeyi hakkını vererek yapar ve
Liyakatle adam gibi yaşarsan...
bunların farkında olduğun her AN mutluluğunu kutlar ve yaşamını kutsarsın...
....
Tüm bunları örnekleriyle, fikirleriyle öğreten, bizlere ilham olan filozoflara, idealistlere
ve zamansız bilgileri aktaran Aktif Felsefe okulumuza teşekkürler.


Mutluluk paylaştıkça çoğalır... 


Baharın yaklaştığını hissettiğimiz iki ekinoks arasındaki bugünlerde, içimizdeki canlanmanın farkındalığı ile bilincimiz yüksek olsun.. 

Sevgilerimle

Uğur Başak Arpacıoğlu  





31 Aralık 2014 Çarşamba

ZamAN kaçıyor...

Bir yılbaşı daha...
Yeni bir 365 günlük devir daha...
Zamana bağlı yaşam döngümüzde yeni bir kapı daha...

"Daha" lar usandırmasın, uslandırsın bizleri...

Peki NEDEN yaşayacağız bu gelen yılı ?

- Neden ?
- 6 soru cümlesinin içinde ilk akla gelenin aslında en cevapsız oluşu ne tuhaftır değil mi ? Kim? Ne? Nerede? Ne zaman? Nasıl sorularının mutlaka doğru ve kesin bir cevabı varken...
 
Neden... hep değişik cevapları ve yeni soruları getirir. Diğerlerinin tüm cevaplarını görebilir hatta elimizle dokunabilirken "Neden" insanın içinde bir yerde gizlidir.
- Bu yüzden mi en çok nedeni merak ederiz dede? (Dedemin insanları filminden alıntıdır.)



Biz dünyalılar gezegenimiz dönerken, kendi yerel saatimiz geldiğinde, 00:00 kapısından geçerken, bir kez daha umudu ve mutluluk isteklerimizi dile getireceğiz kutlamalarda, kucaklaşmalarda, çeşit çeşit sesler, renkler, danslar, titreşimler yankılanacak yeryüzünde...

Her yılbaşında hepsi tek bir şey söylüyor içteki kulağıma:
"İnsanoğlunun umut çığlıkları"

Aynı gezegenin başka yerlerinde, başkaları için sıradan bir gece olacak belki de...
Bizim kadar şanslı olamayan kardeşlerimiz için belki de zorlu imtihanlar içinde hastanelerde, belki de soğukta açıkta, açlıkta...

"Bu yeni yılda umudu zamana değil kendimize yerleştirelim"...diyor bir filozof.

Ne başkalarından ne de zamandan beklemeyelim...
Elimizde olanı idrak edip iyi kalbimizin söylediğini yapalım...
Kendimizden olabilecek en iyi olanı...
Sadece kendimiz için değil herkes için iyi olanı...
Nedenlerimiz derin ve anlamlı Olsun.

Takvimler dönerken bu gece tek bir dileğim var hepimiz için :

Gezegenler, atomlar devinirken, her şey evrimleşirken, düşüncelerimizde sadece kişiselliğimize ait istekler yerine, küçük ve kısa kişisel hayatlarımızda geçici ve sonlu hevesler yerine, insanlığın evrimine daha bilinçle katılmak için yer açalım.

Gezegende aldığımız yerin ve var oluşumuzun hakkını vermek için yaşayalım.
Mutluluğu geçici olanda değil kalıcı olanda arayalım...

Bizim yaşamdan beklediklerimizi listelemek yerine,
Yaşamın bizden beklediğine çevirelim bilinç antenlerimizi...

Geçmiş yeni yıllardan aldığımız tecrübelerle,
gelen yeni yılın hayatımıza kattığı yenilenme ve başlangıçlar dürtüsüyle,
tekamülümüz için gerekli olanları yapma şuurunu kazanmak
ve YOLda olmamız dileklerimle.

“Zaman kaçıyor” yazardı Antik Roma'da kapılarının üzerinde… 

Bilincimizi aydınlık ve yüksek tutalım.
Karanlığın içinden geçelim birlikte 
Hoşgörüyle, sevgiyle
Yeryüzünde Işık çoğalsın...

Mutlu ve umutlu yıllar...

B'aşk
31.12.2014, 00:00 , Moda

Benim hala umudum var
isyan etsem de istediğim kadar
inad etsem bile bırakmazlar sahibim var
benim hala umudum var
seviyorlar bazen soruyorlar
hayran hayran seyret ister katıl ister vazgeç
güzel günler bizi bekler
eyvallah dersin olur biter
boyun büküp önünde
ağlasam sessizce
şu garip gönlüm affolur mu?
bu fırtına durulur mu?
benden adam olur mu?
korkarım, aşka zararım dokunur mu?
elveda sana yeter tamam
bitsin artık bu dram bu fotoroman
ham meyvayız hala koparmışlar dalımızdan
güzel günler bizi bekler eyvallah dersin olur biter
güzel günler bizi bekler eyvallah dersin geçer gider
bıraksam kendimi şöyle oh ne rahat
bu da geçer gülüm yaşamana bak
alınacak dersler var sorulacak sorular bu da geçer gülüm bizden bu kadar
benim hala umudum var
isyan etsem de istediğim kadar
inat etsem bile bırakmazlar sahibim var




1 Ekim 2014 Çarşamba

Mutluluğun tarifi

Bugün yürürken ayaklarım yerde b'Akışlarım gökyüzünde, 

"yerdeki mutluluğum göktekini mutlu ettiğimde gerçekleşiyor" dedi kalbim,

ve sonra

"Mutluluğunu Hakikat ile hizala" diye seslendi gecenin nefesi 

ALIGN YOUR HAPPINESS WITH THE TRUTH 

As above so below ...so within love


Suretimizden daha fazlasıyız özümüzde
Mutluluğumuzu geçici olana b'ağlamadan
Unutulmuş olanı tekrar yükselterek 
Öz(ü)gür yaşayacağımız zamANlara doğru...


"Hapi Zap Tepi" diyeceğiz 


Happy kelimesinin kökeni hap (zenginlik, talih), Hapi'den türemiştir, Mısır mitolojisinde Nil nehrinin Tanrıçası, akan sular ve bereket ile ilişkilidir.